Bizi takip edin

Hi, what are you looking for?

HABER

Volvo Recharge Plug-In Hybrid İle 90 Km

Volvo Cars’ın yeni Recharge elektrikli plug-in hybrid motoru, tek bir şarjla günlük gerçekleştirilen ortalama kilometre menzilinin üstüne çıkıyor

Volvo Cars’ın yeni ve gelişmiş plug-in hybrid sisteminde, sadece elektrikli sürüşte menzil tek bir şarjla 90 kilometreye* kadar çıkabiliyor. Ortalama bir premium otomobil sahibinin hafta içleri, günde** 50 kilometreden daha az otomobil kullandığı  düşünülürse, otomobillerini evde şarj eden Volvo sürücülerinin büyük çoğunluğu için, yeni Volvo elektrikli plug-in hybrid ile günlük kullanımda sadece elektrik modu yeterli olacak. Motorla ilgili yapılan temel geliştirmeler arasında, nominal enerjiyi 11,1 kWh’den 18,8 kWh’ye çıkarmak için üçüncü bir hücre katmanına sahip yeni bir uzun menzilli pil ve 145 hp güç sağlayan bir arka elektrik motoru yer alıyor. Ek elektrik gücü, toplam gücü Recharge T8 modelleri için 455 hp’ye çıkartıyor. Böylelikle Recharge T8, şimdiye kadar üretilmiş en güçlü Volvo modeli haline geliyor. Yeni geliştirmeler sadece motorla sınırlı kalmıyor, belirli modellerde tek pedallı sürüş özelliğini de kapsıyor.

XC60 VE S90 MODELLERİNDE KULLANILACAK

Artan pil kapasitesi, daha fazla sürücünün otomobilini sadece elektrik modunda kullanabileceği anlamına geliyor. Volvo Cars, yeni motorun WLTP sürüş döngüsü altında CO2 emisyonlarını yaklaşık yüzde 50’ye kadar azaltma potansiyeline sahip olduğunu tahmin ediyor. Volvo Cars Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı (CTO) Henrik Green, “2022 yılındayız. İnsanlar artık işe giderken benzin veya dizele güvenmek zorunda kalmamalı. En yeni elektrikli plug-in hybrid modellerimiz, çoğu insanın günlük yaşamında ihtiyaç duyduğu tüm elektrikli sürüş menzilini sağlıyor” dedi. Yeni ve geliştirilmiş e-motor, arka tekerleklerdeki gücü yüzde 65 artırarak, her türlü senaryoda performansı ve sürüş kapasitesini yükseltiyor. Geliştirilmiş e-motor, güçlendirilmiş pil ile birlikte daha iyi bir dört teker çekiş kabiliyeti sunuyor. Bu durum, özellikle düşük hızlarda, yedekte çekiş esnasında ya da ekstra çekiş ve stabilite gerektiren kaygan yol koşullarında büyük fayda sağlıyor. Geliştirmeler, tek pedallı sürüş özelliğini de kapsıyor. Tek pedallı sürüş özelliği, özellikle sorunsuz ve sezgisel bir sürüş deneyimi sunmaya yardımcı oluyor. Şu anda tam elektrikli Volvo modellerinde yer alan bu özellik, sürücüye yalnızca gaz pedalı ile hem hızlanma hem de yavaşlamayı kontrol etme seçeneği sunuyor. Tek pedallı sürüş, ilk olarak Volvo XC60 ve S90 Recharge Plug-in hybrid modellerinde sunulacak.

2030 HEDEFİ TÜM ÜRÜN GAMININ ELEKTRİKLİ OLMASI

Volvo Cars, hızla büyüyen premium elektrikli otomobil pazarında lider olma hedefine doğru kararlılıkla ilerliyor. İçinde bulunduğumuz 2020’li yılların ortasına kadar, dünya çapında en az yarısı tam elektrikli otomobil olmak üzere 1,2 milyon otomobil satmayı hedefliyor. 2030 yılına kadar ise sadece tam elektrikli otomobiller üreten bir şirket olmayı planlıyor. Müşteri araştırması, Volvo Cars’ın elektrikli plug-in hybrid modellerinin kullanım süresinin yarısında tam elektrik modda sürüldüğünü gösteriyor. Motor gücündeki gelişim, bu yüzdeyi artıracak ve bu modellerin “part time elektrikli otomobiller” olarak bilinen konumlarını daha da güçlendirecek. Henrik Green, “Bir elektrikli plug-in hybrid kullanmak, genellikle tam elektrikli sürüşe geçmek için bir sıçrama tahtasıdır. Bu motor geliştirmesi, birçok kişiye geleceğin elektrikli otomobillerden oluşacağını gösterecek ve bizi 2030’da tam elektrikli bir şirket olma hedefimize yaklaştıracak” dedi. Yeni motor, Volvo XC60, S90 ve XC90 Recharge modelleri dahil Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi (SPA) üzerinde üretilen tüm Volvo Recharge elektrikli plug-in hybrid modelleri için mevcut olacak. Motor iyileştirmelerinin kapsamında turbo şarjlı T8 benzinli motor da, daha yüksek yakıt verimliliği ve performans sunmak için geliştirildi. Bu geliştirme, düşük devirlerde ve kalkışta daha yüksek motor gücü sunarken, daha az CO2 egzoz emisyonu ile daha rafine bir elektrikli sürüş sağlıyor.

Yorum yazın

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şunlar da Hoşunuza Gidebilir

NOSTALJİK TEST

2012 yılında İtalya'da Misano Pisti'nde Audi'nin süper otomobili R8'in Plus versiyonunu kullanmıştım.

NOSTALJİK TEST

2010 yılının haziran ayında makyajlı Mazda6 modelini kullanmak için Barselona'ya gitmiştim. Mazda'nın orta sınıftaki modeli hakkındaki görüşlerimi merak ediyorsanız bu yazıyı okumanızı tavsiye ederim.

NOSTALJİK TEST

2008 yılında yeni çıkan Mitsubishi Lancer EVO X’u İspanya-Granada’da test etme fırsatı bulmuşum. Bakalım efsane ralli otomobilinin son yol versiyonu ile ilgili neler dikkatimi...

NOSTALJİK TEST

2008 yılında Renault’un çevre ile ilgili projelerinin tanıtımı için Paris’e gitmiştik. Bütün tanıtım sırasında benim en çok dikkatimi çeken devrim niteliği taşıyan tamamen elektrikle...

Copyright © 2020